Üçüncü Tip Diyabet Gerçeği: Tip 3c Nedir, Kimler Risk Altında?

Diyabet denildiğinde herkesin aklına Tip 1 veya Tip 2 gelir. Oysa sessiz sedasız bir üçüncü tür daha var: Diyabet Tip 3c, ya da tıbbi adıyla Pankreatojenik Diyabet. Bu terim, ilk kez duyduğunuzda, "A, demek başka bir tür daha var!" dedirtiyor insana. Aslında bu diyabet türü, Tip 1 ve Tip 2’nin çok uzağında duruyor; çünkü kökeni direkt olarak pankreasın kendi hasarına dayanıyor, bu gerçekten önemli bir ayrım noktası.

Tip 3c'nin teşhis edilmesi, karmaşık bir bilmeceyi çözmeye benzer. Yıllar önce, diyabet sınıflandırması ilk yapıldığı zamanlar, bu özel durum Tip 1 ya da Tip 2 zannedilirdi hep. Şaşırtıcı. Pankreasın hem insülin üreten endokrin (iç salgı) kısmının hem de sindirim enzimi üreten ekzokrin (dış salgı) kısmının zarar görmesiyle ortaya çıkıyor çünkü. Yani sorun sadece şekerle değil, genel bir organ sağlığıyla ilgili.

Pankreas Sağlığı ve Diyabet İlişkisi: Kronik Pankreatit (pankreasın uzun süreli iltihabı) ve pankreas kanseri gibi ciddi hastalıklar, Tip 3c’nin temel tetikleyicileri. Bu durumlar, insülin üreten beta hücrelerini doğrudan tahrip ediyor. Tip 2 diyabetin aksine, burada insülin direnci birincil sorun değil, hücre yokluğu söz konusu.

Bir an durup düşünelim. Bu, diyabet yönetimini bambaşka bir seviyeye taşıyor. Tip 3c hastaları, sadece kan şekerini kontrol etmekle kalmazlar, aynı zamanda sindirim sorunlarıyla da boğuşurlar. Sindirim enzimi yetersizliği, yani Ekzokrin Pankreas Yetmezliği (EPY) de eşlik eder çoğunlukla. Bu eş zamanlı mücadele, tedaviyi zorlaştırıyor, doğrusunu söylemek gerekirse.

Bazı çalışmalar, tüm diyabet vakalarının yaklaşık yüzde 5 ila 10'unu oluşturduğunu söylüyor. Ama uzmanlar, bu rakamın aslında çok yüksek olabileceği kanaatinde. Çünkü birçok vaka, özellikle hafif seyredenler, yanlışlıkla Tip 2 olarak teşhis ediliyor ve diyabet tip 3c tedavisi bu yüzden gecikiyor. Tedavideki bu ince farklar yaşam kalitesini direkt etkiler.

Bu hastalar için, standart diyabet ilaçlarının yeterli olmadığı durumlar ortaya çıkar sıkça. Pankreatojenik diyabet belirtileri Tip 2 ile çok karışabilir. İnsülin tedavisi çoğu zaman şarttır, lakin doz ayarlaması EPY'nin varlığı nedeniyle çok daha incelikli yapılmalıdır, bunu uzmanlar sürekli vurguluyor.

Gelişmeleri medihaber.com'u takip ve sosyal medya hesaplarını takip ederek güncel bilgilere ulaşabilirsiniz.

Nihayetinde, Diyabet Tip 3c tanısı, hastalar için bir endişe kaynağı olmaktan çıkıp, doğru yönetildiğinde kontrol altına alınabilir bir durumdur. Yeni araştırmalar, özellikle bu spesifik gruba yönelik tedavi yaklaşımlarını sürekli geliştiriyor. Doğru teşhis ve bütüncül bir yaklaşım ile yaşam kalitesi korunabilinir. Umut verici gelişmeler var sahiden, doktorlar bu konuda epeyce kafa yoruyorlar. Pankreatit sonrası diyabet yönetimi artık çok daha odaklanılmış durumda. Tedavideki her yeni adım, hastaların geleceğine ışık tutar.