KOAH: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı

Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), zararlı partikül ve gazlara karşı akciğerlerde gelişen, ilerleyici ve kalıcı hava akımı kısıtlanmasıyla karakterize, yaygın, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir solunum sistemi hastalığıdır. Dünya genelinde en önemli ölüm nedenleri arasında üst sıralarda yer almaktadır. KOAH; kronik bronşit (hava yolu iltihabı ve balgam artışı) ve amfizem (hava keseciklerinde yıkım ve elastikiyet kaybı) tablolarını kapsar.

KOAH: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı

KOAH: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı

Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), zararlı partikül ve gazlara karşı akciğerlerde gelişen, ilerleyici ve kalıcı hava akımı kısıtlanmasıyla karakterize, yaygın, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir solunum sistemi hastalığıdır. Dünya genelinde en önemli ölüm nedenleri arasında üst sıralarda yer almaktadır. KOAH; kronik bronşit (hava yolu iltihabı ve balgam artışı) ve amfizem (hava keseciklerinde yıkım ve elastikiyet kaybı) tablolarını kapsar.


Temel Oluşum ve Etkileri

KOAH, akciğerlerdeki küçük hava yollarında ve kanla oksijen değişiminin yapıldığı alveollerde kalıcı hasara yol açar. Bu hasar sonucunda hava yollarında tıkanıklık ve daralma meydana gelir.

  • Hava Akımı Kısıtlanması: Hastalık, özellikle nefes verirken havanın tam boşaltılamamasına ve akciğerlerde hava hapsine (hiperenflasyon) neden olur.

  • Oksijen Düzeyinde Düşüş: Hava keseciklerindeki yıkım nedeniyle kana yeterli oksijen geçişi sağlanamaz.

  • Sistemik Etkiler: KOAH sadece akciğerleri değil, tüm vücut sistemini etkiler; diyabet, kemik erimesi, kalp damar tıkanıklıkları ve kas güçsüzlüğü gibi ek sorunlar da eşlik edebilir.


Risk Faktörleri ve Belirtiler

En Önemli Risk Faktörü

KOAH'ın en yaygın ve en önemli nedeni sigara ve tütün ürünleri kullanımıdır. Aktif sigara içiminin yanı sıra, pasif sigara dumanına maruz kalmak, mesleki (toz, kimyasal buhar, duman) ve çevresel hava kirliliğine uzun süreli maruziyet de diğer önemli risk faktörleridir. Genetik faktörler (örneğin Alfa-1-antitripsin eksikliği) de küçük bir risk grubunu oluşturur.

Yaygın Belirti ve Bulgular

Belirtiler genellikle akciğerde önemli hasar oluşana kadar ortaya çıkmaz ve çoğu zaman sigara öksürüğü veya yaşlanmaya bağlanarak hafife alınır.

  • Nefes Darlığı: En sık görülen belirtidir. Başlangıçta eforla (merdiven çıkma, hızlı yürüme) artarken, ileri evrelerde dinlenirken bile görülebilir.

  • Kronik Öksürük: Uzun süreli, çoğu zaman balgamlı bir öksürük mevcuttur.

  • Balgam Üretimi: Özellikle sabahları artan balgam çıkarma.

  • Hırıltılı Solunum ve Göğüste Sıkışma.

  • İlerlemiş Evrelerde: Kilo kaybı, kaslarda erime, yorgunluk, ayak bileklerinde şişlik ve oksijen düşüklüğüne bağlı morarma (siyanoz).


Tanı, Evreleme ve Tedavi

Tanı Yöntemi

KOAH tanısı, hasta öyküsü, fizik muayene ve en önemlisi Solunum Fonksiyon Testi (Spirometri) ile konulur. Spirometri, akciğerlerin ne kadar hava alıp verdiğini ve hava akımındaki kısıtlanmayı objektif olarak belirleyen kritik bir testtir. KOAH tanısı için genellikle bronkodilatatör sonrası FEV1/FVC oranının %70’ten az olması kriteri kullanılır.

Evreleme (GOLD Kriterleri)

KOAH, hastalığın şiddetine göre dört evrede sınıflandırılır:

  1. Hafif (Evre 1): Belirtiler hafif, eforla hafif nefes darlığı olabilir.

  2. Orta (Evre 2): Eforla belirgin nefes darlığı, günlük aktivitelerde zorlanma.

  3. Ağır (Evre 3): Günlük işleri yapmakta zorlanma, sık alevlenmeler.

  4. Çok Ağır (Evre 4): İstirahatte bile şiddetli nefes darlığı, ileri derecede akciğer fonksiyon kaybı, oksijen tedavisi gereksinimi.

Tedavi ve Yönetim

KOAH kalıcı bir hastalık olmasına rağmen, doğru tedavi ve önlemlerle ilerlemesi yavaşlatılabilir ve hastanın yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir.

  • Birincil ve En Etkili Adım: Sigarayı derhal bırakmak. Bu, hastalığın ilerleyişini yavaşlatan en güçlü müdahaledir.

  • İlaç Tedavisi: Hava yollarını açan bronş açıcılar (inhaler cihazlar) ve bazı durumlarda iltihabı azaltan steroidli inhaler ilaçlar kullanılır.

  • Pulmoner Rehabilitasyon: Nefes egzersizleri, fiziksel kondisyon programları ve eğitimden oluşan bu tedavi, nefes darlığını azaltmada ve egzersiz kapasitesini artırmada oldukça önemlidir.

  • Oksijen Tedavisi: İleri evrelerde, kan oksijen düzeyi düşük olan hastalara uzun süreli oksijen desteği verilebilir.

Uzmanlar, 40 yaş üstü ve sigara geçmişi olan herkesin en az bir kez spirometri testi yaptırarak erken tanının önemine dikkat çekmektedir.

Elif Nur GEZER

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER