Kalp Hastalıkları ve Gizli Açlık: Mikrobesin Eksikliğinin Kalbe Etkileri

SAĞLIK

Kalp Hastalıkları ve Gizli Açlık: Mikrobesin Eksikliğinin Kalbe Etkileri

Kalp Hastalıkları ve Gizli Açlık: Mikrobesin Eksikliğinin Kalbe Etkileri

Kalp hastalıkları, dünya genelinde en sık görülen ölüm nedenlerinden biridir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, mikrobesin eksikliklerinin kalp sağlığı üzerinde düşündüğümüzden çok daha büyük bir etki yarattığını ortaya koyuyor. Magnezyum, çinko, demir, selenyum gibi mineraller ve A, D, B, K vitaminleri kalbin doğru şekilde çalışması için kritik öneme sahiptir. Bu besin öğelerinin yetersiz alımı ise hipertansiyon, kalp yetmezliği ve ritim bozuklukları gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Mustafa Hakan Şahin, “29 Eylül Dünya Kalp Günü” kapsamında bu konudaki önemli risklerden biri olan gizli açlığa dikkat çekiyor.

Gizli Açlık Nedir?

Gizli açlık, kişinin yeterli kalori almasına rağmen vitamin ve mineraller açısından eksiklik yaşaması durumudur. ABD’de nüfusun yaklaşık %30’u bu sorunu yaşamaktadır. Türkiye’de yapılan araştırmalarda da D vitamini eksikliğinin %85, folik asit eksikliğinin %45, B12 eksikliğinin ise %20 oranında görüldüğü belirlenmiştir.

Bu eksiklikler; kronik iltihaplanma, oksidatif stres ve damar iç yüzeyinde bozulma gibi sorunlara yol açarak kalp ve damar hastalıklarının gelişim riskini artırır. Aynı zamanda kansere yatkınlığı da kolaylaştırır.

Modern Tarım ve Besin Değerlerindeki Azalma

1970’lerden itibaren yaygınlaşan yoğun tarım teknikleri, verimi artırsa da besin değerlerinde ciddi kayıplara neden olmuştur. Araştırmalar, son 50 yılda meyve ve sebzelerdeki vitamin, mineral ve fitobesinlerin %10 ila %60 oranında azaldığını göstermektedir. Örneğin; 1960’lı yıllarda yetiştirilen bir domates ile günümüzdeki domates karşılaştırıldığında, magnezyum oranında %36, C vitamininde %14, B1 vitamininde %30, B3 vitamininde %19 azalma olduğu saptanmıştır. Ayrıca domates gibi birçok besinde antioksidan kapasitesinin de düştüğü bilinmektedir.

Mikrobesin Eksikliği ve Kanser Riski

Serbest radikaller ve oksidatif stres, kanserin başlangıcında önemli rol oynar. Vücudun bu zararlı etkilerle savaşabilmesi için güçlü antioksidan sistemlere ihtiyacı vardır. Ancak bu sistemler, mikrobesinler olmadan etkili çalışamaz. Son 30 yılda giderek artan kimyasal tarım ürünleri ve besleyiciliği düşük gıdalar, kanser ve kalp hastalıklarının daha erken yaşlarda görülmesinin nedenlerinden biridir.

Kalp Hastalıklarıyla İlişkisi

Mikrobesin eksiklikleri doğrudan kalp hastalığına yol açmasa da, risk faktörlerini artırarak dolaylı olarak etkiler.

Magnezyum eksikliği: Hipertansiyon ve ritim bozukluklarıyla ilişkilidir.

D ve K vitamini eksikliği: Damar sağlığını bozarak kalp damar hastalıklarına zemin hazırlar.

Potasyum, çinko ve selenyum eksikliği: Kalp yetmezliğinin ilerlemesine neden olabilir.

Araştırmalara göre, birden fazla mikrobesin eksikliği yaşayan kalp yetmezliği hastalarının ölüm ve hastaneye yatış riski neredeyse iki kat artmaktadır.

Kalp Sağlığını Korumak İçin Öneriler

Mikrobesin eksiklikleri önlenebilir bir risk faktörüdür. Aşağıdaki adımlar kalp sağlığını korumaya yardımcı olur:

Dengeli beslenme: Sebze, meyve, tam tahıllar, kuruyemişler ve tohumları düzenli olarak tüketin. Koyu yeşil yapraklı sebzeler magnezyum kaynağıdır; güneş ışığı ve yağlı balıklar D vitamini sağlar. Ekolojik tarım ürünleri ise daha yüksek besin değerine sahiptir.

Risk gruplarını takip edin: Kalp yetmezliği veya kronik rahatsızlıkları olan kişiler düzenli kan tahlilleriyle vitamin-mineral düzeylerini kontrol etmelidir.

Sağlıklı yaşam alışkanlıkları: Sigara bırakmak, düzenli egzersiz yapmak ve stresi yönetmek mikrobesin emilimini artırarak kalp sağlığını destekler.

Gıda zenginleştirme ve destekler: Doktor kontrolünde kullanılan takviyeler ve zenginleştirilmiş gıdalar, eksikliklerin giderilmesine yardımcı olabilir.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.