5 Adımda Boynunuzu Koruyun

5 Adımda Boynunuzu Koruyun
Dijital Dünyanın Görünmeyen Bedeli

Günümüzde birçok kişi, gününün büyük bölümünü bilgisayar, televizyon ya da telefon ve tablet ekranlarına bakarak geçiriyor. Bu süreçte fark edilmeden yapılan hatalı duruşlar, öncelikle boyun ağrılarına yol açarken, zamanla yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebiliyor. Eğer siz de günün sonunda boyun, omuz veya sırt bölgesinde ağrı hissediyorsanız, “ofis boynu sendromu” adı verilen durumla karşı karşıya olabilirsiniz. Memorial Ataşehir Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Uzm. Dr. Duygu Kurtuluş, bu sendromun sebepleri ve tedavi yöntemlerine dikkat çekiyor.

Ofis Boynu Sendromu Nedir?

Teknolojinin hayatımıza kattığı kolaylıkların yanı sıra, uzun süreli ekran kullanımına bağlı sağlık sorunları da giderek artıyor. Bunlardan en yaygın olanlardan biri ise “postüral servikal sendrom” yani halk arasında bilinen adıyla ofis boynu sendromudur. Bu rahatsızlık; boyun, omuz ve üst sırt bölgesinde kas, eklem, bağ dokusu ve sinir yapılarında gerilime yol açarak ağrıya neden olur. Çoğu zaman fark edilmeden ilerlediği için kişiler, durumun ciddiyetini ancak yaşam kaliteleri düştüğünde anlayabiliyor.

Yanlış Duruş ve Hareketsizliğin Bedeli

Ofis boynu sendromunun temel nedenleri arasında uzun süre aynı pozisyonda oturmak, başın öne doğru eğik durması, omuzların düşük olması ve ergonomik olmayan sandalye ya da masa kullanımı yer alır. Bilgisayar ekranının göz hizasında olmaması, hareketsiz yaşam, düzenli esneme yapmamak, zihinsel yorgunluk ve stres de tabloyu tetikler. Boyun çevresindeki kasların sürekli gergin kalması, zamanla güçsüzleşmesine ve ağrıya sebep olur. Bu da yalnızca bedeni değil, kişinin günlük yaşamını ve ruhsal durumunu da olumsuz etkiler.

Evden Çalışma ve Online Toplantıların Etkisi

Özellikle pandemi sonrası yaygınlaşan online toplantılar ve evden çalışma düzeni, bu sorunun artmasına zemin hazırlamaktadır. Saatlerce ekrana odaklanmak ve uygun olmayan oturma düzenleri birleştiğinde boyun fizyolojisi bozulur. Artık yalnızca ofis çalışanları değil; öğrenciler, evden çalışan serbest meslek sahipleri, freelance çalışanlar ve telefon ya da tabletini yoğun kullanan bireyler de risk grubuna girmiştir. Kısacası bu sendrom, modern çağın neredeyse herkesin karşılaşabileceği bir sağlık problemine dönüşmüştür.

Küçük Ağrılarla Başlayan Büyük Sorun

Genellikle hafif ağrılarla başlayan ofis boynu sendromu, çoğu zaman geçici sanılır. “Bugün boynum biraz ağrıyor” diyerek göz ardı edilen bu şikayet, ilerleyen günlerde boyunda tutukluk, omuzlarda gerginlik ve ense kökenli baş ağrılarına dönüşebilir. Bazı durumlarda ağrı, kola kadar yayılabilir ya da ellerde uyuşma ve karıncalanma görülebilir. Zamanla kamburlaşma, hareket kısıtlılığı ve duruş bozuklukları kalıcı hale gelebilir. Üstelik bu süreç yalnızca fiziksel değil, psikolojik olarak da kişinin enerjisini ve iş gücünü olumsuz etkiler.

“Geçer” Demek En Büyük Hata

Bu noktada yapılacak en büyük hata, “nasıl olsa geçer” diyerek beklemektir. Tedavi edilmeyen ve önlem alınmayan boyun ağrıları zamanla kronik hale gelebilir. Kasların sertleşmesi, sinir sıkışmaları, ağrının kollara ve sırta yayılması gibi tablolar ortaya çıkabilir. Hatta uzun süreli duruş bozuklukları solunum, sindirim ve dolaşım sistemini bile olumsuz etkileyebilir. Uyku düzeni bozulur, kişi sabahları dinlenmiş uyanamaz. Ruhsal açıdan ise stres, kaygı, tükenmişlik ve depresyon riski artabilir. Kısacası, küçük bir ağrının ihmal edilmesi büyük sağlık sorunlarına yol açabilir.

5 Adımda Boynunuzu Koruyun

Peki bu sendromdan korunmak mümkün mü? Elbette! Boyun sağlığını korumak için birkaç basit adım atmak yeterlidir:

Çalışma alanınızı ergonomik hale getirin: Ekran göz hizasında olmalı, sandalye bel desteği sağlamalı, ayaklar yere tam basmalı ve dirsekler 90 derece açı yapmalıdır.

Doğru duruş alışkanlığı edinin: Baş ve omuz hizasına dikkat edin, sırt kamburlaşmasına izin vermeyin.

Düzenli aralıklarla mola verin: 30–60 dakikada bir ayağa kalkın, birkaç dakika yürüyün ve esneme hareketleri yapın.

Egzersizi hayatınıza dahil edin: Yüzme, yoga, pilates gibi sporlar boyun kaslarını güçlendirir.

Gerekirse uzman desteği alın: Şikayetleriniz devam ediyorsa veya kollara yayılıyorsa, bir fizik tedavi uzmanına başvurun.